İŞÇİNİN DUASI

15.01.2023

DUA;

Ekmek gibidir, su gibidir.

İlaç gibidir bazen, kalbe iyi gelen cinsinden.

Rahatlatan, huzura erdiren.

Inancı ne olursa olsun, hatta ateist bile olsa ruhun gıdasıdır, ihtiyacıdır.

Huzurdur!

Mesela Türk Duası vardır kökenimizden gelen, en çok değer verdiklerimiz, sevdiklerimiz için ettiğimiz;

“Ulu Tanrı.
Her şeyi yaratan Tanrı.
Yenilmez, yıkılmaz, ölmez, bitmez, yitmez, yok olmaz Tanrı.
Suyu donduran, buzu eriten, buzdan su yürüten, sudan ırmak coşturan, ırmaktan göl dolduran, gölde balık gezdiren Tanrı.
Kuru derelere pınar koşturan, ota ağaca can yürüten, ottan ağaçtan çiçek çıkartan, çiçeklerden oğul veren, arıya bal yaptıran Tanrı.
Günümüzü aydınlatan, gecemizi yıldızlarla süsleyen Tanrı.
Bize yeni bir yıl veren Tanrı.
Bu yıl bize bol ver, bolluk ver!
Otumuz otlağımız bol ver.
Kulunlarımız kuzularımız bol ver.
Yapağımız yünümüz, yağımız sütümüz, peynirimiz, kımızımız bol ver.
Yağmurumuz suyumuz bol ver.
Avlağımız avımız bol ver.
Urısı, kızı oğulumuz bol ver.
Anamızı balamızı, oğulumuzu kızımızı, gencimizi yaşlımızı, bu Kara Yer üzerinde hepimizi kara çorlardan sakla, isizlikten bizi esirge Yüce Tanrı.
Yayımız yaman, okumuz şaşmaz, kılıcımız keskin kıl.
Yağının başını munsuz, bileklerimizi güçsüz, yüreklerimizi umutsuz koma.
Bahar geçsin yaz gelsin, yaz geçip güz gelsin, güz buduna yeğni gelsin.
Kuzumuz, kulunumuz, oğulumuz çok olsun.
TÜRK çoğalsın Acun üze bey olsun.
Aç, çıplak kalmasın, acun düzen dirlik bulsun.
Yer ve gök ülüşü için, atalarımız tini için sunduğumuz iduklarımızı una.
Yüce Tanrı.
TÜRK Budun ilsiz kılma, TÜRK Budun başsız kılma, TÜRK Budun töresiz kılma, Hun Budun yüzün yere vurma, TÜRK Budun tutsak kılma, hatun olacak kızlarımızı kun, bey olacak oğullarımızı kul kılma.
TÜRK budununu koru. ”

Hristiyan Duası mesela; yüzyıllardır ana fikri değişmeyen,

“Göklerdeki Babamız;
Adın kutsal kılınsın.
Egemenliğin gelsin.
Gökte olduğu gibi yeryüzünde de
Senin istediğin olsun.
Bugün bize gündelik ekmeğimizi ver.
Bize karşı suç işleyenleri bağışladığımız gibi
Sen de bizim suçlarımızı bağışla.
Ayartılmamıza izin verme.
Kötü olandan bizi kurtar.
Çünkü egemenlik, güç ve yücelik
Sonsuzlara dek senindir, Âmin”

Müslümanların Duası vardır mesela duaların şahı olarak nitelendirilen, Allah’a övgü ve yakarış ağırlıklı olan ŞAHMERAN DUASI gibi.

Allah’u la ilahe illa Hüve’l Hayyu’l Kayyum
Allah’u la ilahe illa Hüve’l Aliyyu’l hakim
Allah’u la ilahe illa Hüve’s Semiu’l Alim
Allah’u la ilahe illa Hüve’r Rahmanü’r Rahim
Allah’u la ilahe illa Hüve’l Vahidü’l Ehad
Allah’u la ilahe illa Hüve’l Ferdü’l Varid
Allah’u la ilahe illa Hüve Raufu’r Rahim
Allah’u la ilahe illa Hüve’l Aziz’ur Rahim
Allah’u la ilahe illa Hüve’z Zahiru’l Batın
Allah’u la ilahe illa Hüve’l Ahadu’s Samed
Allah’u la ilahe illa Hüve’l Fettahu’l Alim
Allah’u la ilahe illa Hüve’l Azizu’l Alim
Allah’u la ilahe illa Hüve’l Hannanu’l Mennanu Deyyan
Allah’u la ilahe illa Hüve’l Kadiru’l Kadir
Allah’u la ilahe illa Hüve’ Rafiu’l Alim
Allah’u la ilahe illa Hüve’r Rabbü’l Arş’il Azim
Allah’u la ilahe illa Hüve’l Meliku’l Kudüs
Allah’u la ilahe illa Hüve’l Hakku’l Mübin
Allah’u la ilahe illa Hüve’l Baisü’l Varis
Allah’u la ilahe illa Hüve’l Esmau’l Hüsna
Hüve’l Hayy’u la ilahe illa Hu Fed’uhü Muhlisine Lehü’d-diyn
Sübhane Birahmetike ya Erhame’r -rahimin.
Ve’l Hamdu -lillahi Rabbi’l Alemin

Budist Duası mesela;

“Üç defa lütufta bulunan siz Budalara, Dharma’ya ve En Yüksek Kurula dünyanın tüm atomları kadar çok sayıda bedenle eğilerek secde ediyorum.
Manjushri ve diğerleri, Size nasıl adaklar sunmuşsa, ben de sizlere, Muzaffere adaklar sunuyorum.
Başlangıçsız samsarik varoluşum boyunca, şu anki hayatta ve diğer yaşamlarda, farkında olmadan olumsuz eylemlerde bulundum veya başkalarının bu eylemleri gerçekleştirmesine neden oldum ve dahası, naiflik baskısı altında, bu eylemlere sevindim – zamanında her ne yaptıysam, onları şimdi hata olarak görüyor ve kalbimin derinliklerinden sizlere, Rehberlerime açıkça deklare ediyorum.
Sizin geliştirmiş olduğunuz bodhichitta hedeflerinizden gelen pozitif kuvvet okyanusunda her sınırlı varlığa neşe getirmeyi ve kısıtlı varlıklara yardım etmeyi amaçlayan eylemlerinizden büyük bir zevk ve seviç hissi alıyorum.
Avuçlarımı size açarak, tüm yönlerden Budalara yalvarıyorum: lütfen karanlıkta ıstırap çeken ve kısılıp kalmış kısıtlı varlıkları Dharma’nın lambasıyla aydınlatın.
Avuçlarımı size açarak, üzüntünün ötesine geçen Muzaffere yalvarıyorum: Size yalvarıyorum, bu varlıkları körlüklerinde bırakmamak için sayısız çağlar boyunca onlarla kalın.
Tüm bu yaptıklarımla oluşturduğum olumlu kuvvet her ne kadar güçlü olursa olsun, tüm kısıtlı varlıkların ıstıraplarını ortadan kaldırsın.”

Hindu Duası mesela;

“Parvati’nin beş yüzlü Lord’undan önce kendimi secdettim, çeşitli süslemelerle süslenmiş olan, kristal mücevher gibi parıldayan, lotus pozunda huzur içinde oturmuş, üç gözü olan, trident giyen sağ taraftaki şimşek, kılıç ve balta, solda yılan, ilmik, çan, damaru ve mızrakları tutan ve adananlara karşı tüm korkulardan korunma sağlayan.
Tanrıların ve elementlerin barındırdığı ve kapittha-jarnbu meyvesinin özünü alan Uma’nın oğlu olan Ganesha’nın nilüfer ayaklarına ibadet ediyorum.”

Yahudi Duası mesela;

“Tanrı’m iyi bir uykudan uyanıp büyümeme ve yaşamı öğrenmeme yardım ettiğin için sana teşekkür ederim.
Dinle İsrail, Adonay tanrımızdır, Adonay tektir.
Tanrı’yı tüm kalbimizle, tüm gücümüzle ve tüm varlığımızla seveceğiz. Bugün ve yarın, evde ve uzakta, sabahları ve akşamları, Tanrı’mızın kelimeleri bize hep doğru yolu gösterecek.”

Ateistin bile Duası var.

Ateistin duası olur mu diyeceksiniz ama, oluyor işte.

Ateistin biri şöyle dua etmiş sözlerinin sonunda;
eğer gerçekten Allah var ise, İslam O’nun kelamı ise umuyorum gözlerimdeki perdeyi kaldırır ve beni doğru yola sevk eder…

Kimi ateist ise şükreder dualarının kabul olduğuna dair; “ateistim ama çok şükür Tanrıma bütün dualarımı kabul ediyor

★★★

BİR DE BEDDUALARLAMIZ VARDIR

Beddua, nefret duygusunun hâkim olduğu bir dua türüdür ama hem dua hem de beddua olan türü de vardır; “benim hakkımda ne düşünüyorsan Allah sana iki katını versin” gibi.

Veya karakterinden mütevellit herkesin tiksindiği bir şahsa, masumiyetin tavan yaptığı bir tebessümle söylenen, “umarım hayatın boyunca hep kendin gibi biriyle karşılaşırsın” cümlesi gibi mesela…

Aslında, içten içe düşünmeye dertlenip yüreğin derinliklerinden gelip çekilen acı dolu bir ‘AH‘ın karşılığıdır beddua…

Söze dökülmüş halidir ‘AH‘ın…

Dua dinin kalıplarına, inancın şekline göre yapılırken beddua ne din arar ne de inanç sorar.

Gönlün el verdiği, dilin kıvırabildiği kadar edilir.

İmanlısı Allah’a havale ederken, kinlisi bela okur.
Ağzı pis olanlar ise, kemiği olmayan dilin kıvrak hareketleriyle hızla açılıp kapanan dudakların arasından fışkıran tükürükler eşliğinde nağmeler okur.

Kimileri bedduayı, “kötü söz kişinin kendisinedir” söylemiyle reddederken, Din âlimleri, “Haksızlığa uğrayanın bedduası tutar mı?” sorusunun cevabını Kur’an-ı Kerim’in Nisa Suresinin 148. Ayetinde bulmuşlar. Ayette bahsedilen, “Allah, çirkin, kötü sözün söylenmesini, açıklanmasını sevmez, ancak söyleyen haksızlığa uğramışsa, zulme uğramışsa hariç” mealindeki ifadelerin haksızlığa uğrayanların zulüm edenlere beddua etmelerine izin verdiğini belirtmektedir alimler.

Sürelisi varken bedduaların bir de süresizi vardır ki en tehlikelisidir ve nesilden nesile sonsuza kadar devam eder.

Masum beddualarımız vardır mesela, yaşadığımız olumsuzluk bittiğinde süresini dolduran ve artık hükmü kalmadığı için unutulan.

Trafik sıkışıklığında diğer aracın sürücüsüne hafif bir mırıldanmayla söylediğimiz, “gergedan kovalasın seni emi” sözü gibi.

Veya bir aracın su birikintisini üzerimize sıçrattığında arkasından bağırarak söylediğimiz, “pitbullar parçalasın seni” sözü gibi mesela…

Veyahut ta, bir kurumda işimiz yürümediğinde karşımızdaki görevli memura içimizden sessizce ettiğimiz “klavyene çay, mausene kahve dökülsün” masumane sözü gibi.

Çok ağır beddualarımız da vardır, dediğim gibi süresi olmayan, soydan soya, nesilden nesile sonsuza kadar devam etmesi için söylenen.

Bugün söylenenler gibi…

KARDEMİR işçisinin hakkını savunması gereken Özçelik İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci’nin kademeleri yok saymasıyla ağızlardan dökülen sözcükler gibi.

Ereğli Demir Çelik fabrikalarını, İskenderun Demir Çelik fabrikalarını kuran, ülke ekonomisinin bel kemiğini oluşturan KARDEMİR işçilerinin onlar kadar promosyon, onlar kadar maaş alamamalarıyla çocuğunun önüne istediği yemeği koyamayan annenin ağzından dökülen sözler gibi mesela.

2022’nin Eylül ayından bu yana maaş promosyonlarının güncellenmesi için bekleyen KARDEMİR çalışanlarının beklentilerine duyarsız kalınmasıyla yükselen feryatlar gibi mesela.

Sahip çıkması gerekenlerce sahipsiz bırakılan, hakkı savunulmayan işçinin dudaklarından dökülen sözler gibi mesela.

Dedim ya; çok ağır beddualarımız da vardır, süresi olmayan, soydan soya, nesilden nesile sonsuza kadar devam etmesi için söylenen.

Tekrar seçilebilmeyi garantiye almak için siyasetçilerin kapısını aşındıran, eğilip bükülenlerin, patronlar karşısında kendi koltuğu uğruna tavizler verenlerin, toplu sözleşmede gerekli ücret artışını alamamasının, işçinin beklentisinin karşılanamamasının ve hak savunamayanlara çanak tutanların ardından yarın limitsizce söylenecekler sözler gibi mesela…

İşçi duası…

İşçi bedduası…

Hangisini istersiniz..?

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

Kaynak Gösterilse Dahi İzin Alınmadan Hiç Bir Yazı KOPYALANAMAZ! Copyright 1994 - 2021 Engin Koçali