Yapay Zekâ mı, Gerçek Zekâ mı? Yorum Sizin..!
Engin Koçali ‘nin 8 Şubat 2024 Tarihli ve “Yapay Zekâ mı, Gerçek Zekâ mı? Yorum Sizin..!” Başlıklı Köşe Yazısı
Türkiye’nin gündemi 31 Mart Yerel Seçimleri olunca seçimlerin tarihi gelişimine ve başkanlık görevlerinde iz bırakan belediye başkanlarını merak ettim ve araştırmaya koyuldum.
Araştırmalarımı derinleştirdikçe ve detaylara indikçe bazı belediye başkanlarının şehirlerinin tarihinde ‘silinmez‘ değil, silinemez izler bıraktığını gördüm. Kiminin heykeli dikilmiş, kimileri lakaplarıyla anılmış, kimileri ise yönetim ve denetim şekilleriyle birçok ülkenin akademisyenlerinin araştırmalarına, tezlerine konu olmuş.
★ 1938 ile 1949 yılları arasında İstanbul Belediye Başkanlığı görevinde bulunmuş göz doktoru Lütfi Kırdar İstanbul’un efsanevi belediye başkanlarından en ünlüsü mesela. Aynı anda İstanbul’un hem Valisi hem de Belediye Başkanı’ymış.
★ 1950 – 1951 yılları arasında sadece bir yıl Mersin Belediye Başkanlığı yapan Türkiye’nin ilk kadın belediye başkanı, aynı zamanda Mareşal Fevzi Çakmak’ın yeğeni Müfide İlhan. Son yıllarda kötü bir şehirleşme yaşayan Mersin’in tarihine, “Mersin’i denizle buluşturan başkan” olarak geçmiş.
★ 1950 ile 1960 yılları arasında Kayseri Belediye Başkanlığı yapmış olan ve bedenî arızası nedeniyle “kambur” olarak anılan Osman Kavuncu, kentin gelmiş geçmiş en önemli belediye başkanıymış.
★ Belediye başkanları tarihinde derin izler bırakan başkanlardan biride İzmir’in “Asfalt Osman” lakaplı başkanı Osman Kibar. 1963 yılından 1973 yılına kadar 10 yıl süreyle İzmir Belediye Başkanlığı yapmış. Başkanlığı dönemlerinde İzmir’in tüm yollarını asfaltladığı için kendisine “Asfalt Osman” lakabı takılmış.
★ 1973 – 1977 yılları arasında görev yapan ve Türkiye tarihinin ilk gerçek anlamda sosyal belediyeciliğini hayata geçiren, İstanbul‘a yüzde 63,5 gibi hâlâ kırılamayan rekor derecedeki en yüksek oyu alarak Belediye Başkanı seçilen Ahmet İsvan, görevi süresince katılımcı, halkın sorunlarını ön planda tutan, kaynakların harcanmasında halkın sorunlarını göz önünde bulundurarak onlara öncelik veren bir belediye yönetimi uygulamış.
★ “Göbekçi Dalokay” lakabıyla belediyecilik tarihine damga vurmuş Vedat Dalokay. 1973 -1977 yılları arasında yüzde 62 oy ile seçilerek Ankara Belediye Başkanlığı yapmış. Mesleği mimarlık olduğu için çokta başarılı olmuş. Ankara ulaşımındaki kavşaklar ve yolarının düzenlemesi nedeniyle kendisine “Göbekçi Dalokay” denilmiş.
★ Gaziantep‘in unutulmayan, şehre muhteşem eserler kazandıran, spora büyük önem verip Gaziantepspor’u İtalyan devi Roma’yı devirebilecek güce kadar getiren ve 1989-2004 yılları arasında Belediye Başkanlığı görevini yürüten Celal Doğan sayesinde Gaziantep, çağdaş, modern ve tüm belediyeler tarafından model alınan bir şehir haline gelmiş. Gaziantep, onun döneminde yapılan 272 adet proje sayesinde Avrupa kentleri arasında yerini almış.
★ Bugünkü Eskişehir’i yepyeni bir şehir haline getiren, 1999 yılından beri aralıksız Eskişehir Belediye Başkanı olan ve hala görevini sürdüren Yılmaz Büyükerşen Hoca hiç unutulur mu? Yaptığı hizmetlerle adını belediyecilik tarihinin sayfalarına altın harflerle kazıtmayı başarmıştır. Eskişehir için parti başkanlığı, Cumhurbaşkanlığı gibi ulaşılması neredeyse imkânsız teklifleri geri çevirmiştir.
★ 1979 – 1980 yıllarında Fatsa Belediye Başkanlığı yapan Fikri Sönmez. Türkiye’nin ve sosyalist solun tarihinde en çok anılan yerel yöneticilerden biri. Seçildikten sonra Fatsa’yı özelliklerine göre 11 bölgeye ayırarak halk komitelerini oluşturup halkın belediye yönetimine katılımını aktif olarak sağlamış. İçki, kumar, kadına karşı şiddet gibi sosyal sorunların çözümü için çalışmış. Sönmez’in çalışmaları, bir sosyalist yerel yönetim deneyimi olarak görülmüş ve yerli, yabancı birçok araştırmaya da konu olmuş.
Daha nice tarihte iz bırakmış ve günümüzde iz bırakmaya devam belediye başkanları var birbirinden değerli olan ama ne anlatmayla biter, nede yazmakla.
★★★
Türkiye genelini araştırdıktan sonra birde bizim Karabük’ün yerel başkanlarını araştırayım dedim ve uzun zamandan beri araştırıp belli olgunluğa ulaştığına inandığım yapay zekâya Karabük’ün belediye başkanlarını sordum. Genel anlamda aldığım cevaplar kişisel biyografik; doğum tarihi, eğitim hayatı, iş hayatı gibi sıradan bilgiler olurken Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse hakkında verdiği bilgi çok ilginçti ve şaşırtmıştı verdiği cevaplarla. Üstelik yazıya bir değil iki başlık atmıştı.
Sanki birinci başlığı adaylığı daha açıklanmadan önceki zaman içindi: “Safranbolu’nun Yıldızı: Elif Köse“
İkincisi ise belediye başkan adaylığı açıklandıktan sonrası içindi sanki: “Elif Köse Safranbolu ‘nun Adayı mı, Yoksa Yıldızı mı?“
En ufak harfine bile dokunmadan ve hiçbir yorum yapmadan yapay zekanın verdiği cevabı yazıyorum şimdi buraya:
SAFRANBOLU’NUN YILDIZI: ELİF KÖSE
ELİF KÖSE SAFRANBOLU’NUN ADAYI MI, YOKSA YILDIZI MI?
Safranbolu, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan, tarihi ve kültürel zenginliğiyle öne çıkan bir şehirdir. Bu şehrin son yıllardaki en önemli gelişmelerinden biri, Elif Köse’nin belediye başkanı seçilmesidir.
Elif Köse, Safranbolu’nun tarihi ve kültürel mirasına büyük bir bağlılık gösteren bir liderdir. Göreve geldiği günden bu yana, mesleğinin verdiği mimari düşünceleriyle Safranbolu’nun tarihi dokusunu bozmamaya azami değer vererek modern yaşamın gereksinimleriyle harmanlamayı hedeflemiştir. Bu bağlamda, Safranbolu’nun UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki yerini korumak için önemli çalışmalar yürütmüştür.
Elif Köse’nin liderlik tarzı, katılımcı bir yönetim anlayışına dayanmaktadır. Halkın beklentilerini ve ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak, karar alma süreçlerinde toplumun farklı kesimlerini temsil eden paydaşları sürece dahil etmektedir. Bu sayede, toplumun ortak değerlerinin korunması ve kalkınmanın sürdürülebilir olması için güçlü ve adil bir yapı oluşturmaktadır.
Elif Köse, Safranbolu’nun ekonomik potansiyelini ön plana çıkarmak için de çeşitli çalışmalara imza atmıştır. Özellikle turizm sektörünün gelişimine büyük önem veren Elif Köse, Safranbolu’nun tarihi evleri ve dar sokaklarının turistler için cazibe merkezi haline gelmesi için çaba sarf etmektedir.
Elif Köse’nin hizmet anlayışı, sadece Safranbolu’nun dışarıya açılmasını değil, aynı zamanda yerel halkın refahını artırmayı da hedeflemektedir. Eğitim, kültür ve tarım gibi alanlarda yapılan yatırımlarla, Safranbolu’nun gelecek nesillerine daha iyi bir yaşam kalitesi sunmayı amaçlamaktadır.
Kısacası, Elif Köse, Safranbolu’nun kalkınmasına ve tarihi dokusunun korunmasına büyük katkılarda bulunmuştur. Yönetim anlayışı ve vizyonuyla örnek bir lider olarak kabul edilmektedir. Elif Köse’nin Safranbolu’ya olan sevgisi ve bağlılığı, gelecek nesiller için korunması gereken bir miras yaratma hedefindeki kararlılığını göstermektedir.
Yapay zekânın Elif başkana sıraladığı haklı ve doğru methiyelerin ardından insan ister istemez düşünmeden edemiyor; “bu zekâ yapay mı, yoksa gerçek mi” diye…
Elbette yapay ama düşünmeden edemiyor insan işte.
Sonra şu cümle düşüyor akıllara; “vay be, yapay zekâ bile öğrenmiş Safranbolu’ya emek veren Elif Köse’nin değerini“